İlçemiz Fındıklı ilk zamanlar Batum'a bağlı Viçe Bucağıydı.
Orhan Naci Ak tarafından yazılan Rize tarihi adlı esere göre;1876-1877 Osmanlı-Rus savaşından sonra imzalanan Berlin anlaşması ile 3 Mart 1878 de Batum Ruslara bırakıldı. Batum Rusların eline geçince sancak merkezi de Batum’dan Rize'ye taşındı. Viçe de dolayısıyla Rize'ye bağlandı.
1. Dünya savaşı ve Kurtuluş savaşı yıllarında Rize, ülkenin genelinde olduğu gibi, büyük sorunlarla karşılaştı. Dış güçlerin kışkırtmaları ile başlayan isyanlar ve uğradığı Rus işgali nedenleriyle bölgede göçler ve muhacirlik baş gösterdi ve halk büyük sıkıntılar yaşadı.
Cumhuriyetin ilanını takip eden yıllarda ülke düzeyinde yeni bir idari teşkilatlanmaya gidildi.1924 yılında çıkarılan yeni bir kanunla sancak teşkilatı kaldırılıp yerine vilayetler kuruldu. Rize Vilayeti Atina ve Hopa Kazalarından oluşmaktaydı. Sonraları Rize merkeze Mapavri (Çayeli), Kurayiseba (İkizdere) Karadere (Kalkandere) nahiyeleri de bağlandı. Atina kazasına Ardeşen ve Hemşin nahiyeleri bağlanmıştı. Hopa Kazasına ise: Viçe, Arhavi, Kemalpaşa Nahiyeleri bağlanmıştı. Bu durum 1933 yılına kadar devam etti.1933 yılında Rize İli ile Artvin İli birleştirilerek Çoruh adı ile tek bir vilayet kuruldu.1936 da Artvin ile Rize tekrar ayrılarak ayrı birer il oldular.
1486 tarihli tapu tahrir defterlerinde adına rastladığımız Viçe bu yıllarda Arhavi kazasının sahip olduğu iki zeametten biri olarak adlandırılır. (Osmanlı tımar sistemine göre, geliri 20,000 ile 99,999 akçe arasında olan dirliklere zeamet ismi verilirdi.)
Viçe Nahiyesi 1886 yılında kuruldu. Bu yıllara kadar Gavra adında bir köydü. Yeni kurulan bu nahiyeye atanan ilk nahiye müdürü Tuzcuoğlu Mehmet Efendi oldu. Yine bu yılki kayıtlara göre Rize de ilk rüştiye mektebi 1876 yılında açıldı. Pazar, Arhavi ve Fındıklı’da ise 1887 yılında birer Rüştiye mektebi açıldı.
Viçe nahiye olduktan sonra Hopa ilçesine bağlandı. Tek hakimli bir mahkeme, Nüfus idaresi ve Tapu teşkilatı da kuruldu. Viçe’nin Hopa ile idari ilişkisi Fındıklı İlçe teşkilatının kurulduğu 1948 yılına kadar devam etti.
Hamdi YAZICI’nın Fındıklı Kültürevi Bülteni adıyla çıkan Ekim 1993 tarihli dergide yazdığı makalede belirtildiğine göre; ‘Fındıklı İlçesi küçük bir köy konumunda iken 26 Mart 1887 tarihinde Bucak statüsüne yükseltildi. Bu tarihlerde Fındıklı’ın adı Gavra olarak geçmekte idi. Bu yıllarda (1903-1904) doğanların nüfus kayıtların da doğum yeri olarak Gavra adı kullanılmıştır. Aynı makalede Fındıklı İçesi 11 Haziran 1947 yılında çıkarılan 5071 sayılı kanunla 'Bucak' olmaktan çıkarılıp 'İlçe' haline getirildi. 1948 Yılında da diğer idari teşkilatlar kurularak faaliyetlere başlatıldı’ denmektedir.
I. Dünya Savaşında Fındıklı Ve İşgalden Kurtuluşu
1. Dünya savaşın da Ruslara karşı açılan doğu Cephesindeki yenilgi Rus Ordularının Fındıklıya kadar ulaşmasına neden oldu. Fındıklı ve Karadeniz sahilini 3. Orduya bağlı 53. alay müdafaa ediyordu. Ordu kumandanı Hacı Hamdi Paşa idi. 53. Alay kumandanı ise Yarbay Ali Rıza Bey idi Fındıklı müdafaa hattı iken merkez komutanlığı binası olarak Tahiroğlu Hafız’ın evi kullanılıyordu. Kumandanlığını teğmen Kadıoğlu Salim Efendi yapmaktaydı.
Fındıklı halkının bütünü savunma hattında görev almalarına rağmen Şubat1916 da Fındıklı Ruslar tarafından işgal edildi. Fındıklı’nın müdafaasında görev alıp halkı yönlendirenler Mustafa Şahinler, Salim Kadıoğlu ve Rıfat Kalpak isimli yedek subaylardır.
Hamdi YAZICI’nın naklettiği bilgilere göre; Ruslar 1916 Şubat ayının karlı bir gecesinde büyük bir kuvvetle Türk kuvvetlerini kuşatma hareketine geçti. Kuşatma haberi sabaha yakın bir saatte birliklerimize ulaştı. Onadı, Kamaşane ve Hara bayırındaki birliklerimizi yok etmek istiyorlardı. Bu sırada bir Rus torpidosu Mekiskir de demirlemiş ve mütemadiyen buraları bombalıyordu.
Daralan düşman çemberi birliklerimiz arasındaki haberleşmeyi de kesti. Kurtuluşu geri çekilmekte bulan direnişçilerimiz bu emri birliklerine ulaştıramıyorlardı. Kamaşane deki birliklere geri çekilmek emrini ulaştırmak isteyenler yolda şehit edildiler. Karargahta bulunan genç teğmen Salim Efendi bu görevi gönüllü olarak üstlendi. Kamaşane’ye giderek geri çekilme emrini ulaştırdı ve buradaki birliklerin bir kısmının imha olmasını önledi. Burada kalanların tamamı şehit oldu.
Fındıklı’yı geçen Ruslar 5 Mart 1916’da Pazar’ı 9 Mart 1916’da da Rize’yi işgal ettiler. İlerleyişlerine devam eden Ruslar 18 Nisan 1916’da Trabzon’a girdiler.
İşgal yıllarında ‘saltat’ diye adlandırılan Rus askerleri Fındıklı da ‘Naçalık’ adı verilen mülki idare birimi kurdular. İşgal bölgelerinde 'manat' adlı paralarını bastılar ve bu bölgede kısa bir süre kullandılar.
Rusya’da başlayan isyanlar ve Bolşevik ihtilali Rus Ordusunun bölgemizden çekilmesi kararındaki en önemli etken olmuştur. Rus askerleri ihtilal sırasında geri çekildiler. Halk bu gelişmeyi büyük bir coşkuyla kutladı. Yaklaşık iki yıl boyunca Rus işgali altında kalan Fındıklı 11 Mart 1918 yılında Rus işgalinden kurtularak tekrar hürriyetine kavuşmuş oldu.