SAYFALAR

16 Şubat 2022 Çarşamba

ÖĞRENMEK

Napolyon Bonapart savaşta Ruslara yenilir ve  kaçar. Canını kurtarmak için yol üzerinde ki bir dükkana sığınır. Dükkan sahibine kendisini saklamasını söyler. Dükkan sahibi Napolyon'u içeri alıp saklar. Hemen arkasından gelen Rus askerlerine de yalan söyler, kendini riske atar; "Az evvel biri koşarak şu taraftan gelip, şu tarafa kaçtı." diye onlara yanıltır ve Napolyon Bonapart'ın hayatını kurtarır.

Az zaman sonra Napolyon'un korumaları da yetişirler ve Napolyon Bonapart rahat bir nefes alır. Dükkan sahibi dükkanını terk etmek üzere olan ve ömründe bir daha göremiyeceği Napolyon Bonapart'a bir soru sorar. Daha doğrusu gevezelik eder; "Efendim, af buyurun ama merak ettim, ölümle bu denli burun buruna gelmek nasıl bir duygu?" der.

Napolyon Bonapart hemen öfkelenir. "Sen kim oluyorsun da benimle dalga geçer gibi böyle sorular sorabiliyorsun? Haddini bilmez adam!" diye bağırır, hayatını kurtaran adama. Adamı hiç konuşturmadan askerlerine de; "Bu adamı hemen yakalayın, elini, kolunu, gözlerini bağlayıp, burada kurşuna dizin." diye emir verir. Bir manga asker dükkan sahibini hemen yakalarlar. E
lini, kolunu, gözlerini bağlayıp, dükkanın arka tarafına duvarın dibine götürüp, karşısına geçer tüfeklerini şakır şukur doldurduktan sonra 'ateş' emri beklemeğe başlarlar.

Dükkan sahibi tır tır titremektedir ve içinden de 'Ah Allahım ben ne yaptım? Boşu boşuna şimdi ölüp gideceğim' diye düşünürken, arkadan bir el uzanır, gözündeki bağı çeker alır. Karşısında Napolyon Bonapart'ın ta kendisi.

Tek cümleyle cevaplar Napolyon: "Ölüm korkusu işte böyle bir duygu!" der.

"Bir şeyi yaşayarak öğrenmek, en iyi öğrenme biçimidir!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder