SAYFALAR

26 Ocak 2012 Perşembe

KÖRPÜ

İki Kürt İstanbulda bir kahvede oturmuşlar çay içerken Memo Reşo'ya; "Sorarlarsa İstanbul'lu olduğumuzu söyleriz" der. Bu sırada selam veren biriside "Kardaş siz nerelisiniz?" diye sorar. Reşo' da "İstanbul luyuğ" der. Adam bu 'luyuğ' ekinden şüphelenir ve teste başlar;
"Yaprak" deyin bakıyım,
-Yarpağ
"Toprak" deyin
-Torpağ
"Ya birde "köprü" deyin
-Körpü
"Siz halis muhlis hiç su katılmamış Kürtsunuz kardeşim, kimi kandırıyorsunuz?" der ve gider. Reşo Memo'ya;
-Ola Memo yarpağ dedi deduğ, torpağ dedi deduğ, körpi dedi poği yeduğ diyemeduğ diyor.

NA SEV

Kürt bir öğretmen Kürt çocuklarına ders veriyor. Elma, üzüm gibi meyveleri sınıfa getirtmiş sınıfta Türkçe dersi işleyecek. Elmayı havaya kaldırarak "Çocuklar bu nedir?" Diye soruyor. Sınıf hep bir ağızdan elmanın kürtçesini;
-Seev diye bağırıyorlar
Öğretmen:
-Na sev Kıro Aaalme
Bu sefer öğretmen üzümü kaldırıyor.
-Bu nedir? çocuklar
Çocuklarda;
-Tırı diyorlar.
-Na tırı Kıro uuuzüm diye bağırıyor. Bilmem öğretmen öğretti, öğrenciler öğrenebildimi? Allah kolaylık versin

24 Ocak 2012 Salı

CELSİN CEÇSİN

Karadenizli kardeşimiz evinin önünde yol üzerinde çalışıyormuş Kürt kardeşimizde yol arkadaşlarını kayıp etmiş Laz'ı görünce soruyor fakat bir türlü anlaşamıyorlar.
Buyurun izleyin
-Ula Keki ne edirsin?
-Hiç çalışairum da.
-Ula ha burdan iki atlın, bir eşeklin, birde yayan gelsin geçsin?
-Ha Uşağum sen ne içun sorayisen celsun ceçsun.
-Hallam hallam ya ben anlatamıyorsun, ya sen anlatamıyorsun. Ula ben sana diyorsunki ha burdan iki atlın, bir eşeklin birde yayan gelsin geçsin.
-Uşağum ben bişey demeirum çi alayı celsun ceçsun. Habu yoldur da herçese serbestur. Her ikisine de selamlar.