SAYFALAR

2 Aralık 2012 Pazar

şiir GEÇTİN


Seni çok sevdim ama, sen sevmedin dünyada,
Kapına geldim de, sen bana, bakmadın geçtin!
Senden sebep dolanıp ta, seni her aradığımda,
Gördün de halimi, sen bana, sormadın, geçtin!

Bir zamanlar demiştin, sevenler ayrı duramaz,
Sen sevmedin anladım, yalandan mı aranmaz,
Gönlüm bağlandı sana , bildin, sensiz olamaz,
Baktım da sen bana, bir çare, olmadın, geçtin!

Sana çok hasret olurum, yıllar sonra görürsek,
Demem ki sarılalım, yeter, göz, göze gelirsek,
Eğer bir gün biz ikimiz, bir mahkeme olursak,
Kapında bekledim, sen bana, açmadın, geçtin!
                                            Recep Ali Öztürk



21 Kasım 2012 Çarşamba

YABANCISI

İki deli sokak lambasının altında buluşurlar.
Bir tanesi yukarıda yanan lambayı gösterir ve
"Güneş te çok ısıtıyor, sıcak oldu, buradan gidelim" der.
Diğeri
"O güneş değil ki, baksana ay a benziyor, O ay" der. 'Güneş - ay' derken iddia derinleşir.
Tam o sırada yoldan geçen bir adam yanlarına gelir.
Adama sorarlar
"Bilader şu direğin başında ki ışık ay mıdır, yoksa güneş" diye.
Adam da;
"Bilmiyorum kardeşim. Buraların yabancısıyım." der, ve gider.

20 Kasım 2012 Salı

E-MAİL İ OKUMAMIŞ

Aslan izine ayrılırken bütün hayvanlara e-mail göndererek çakalın vekaleten yerine bakacağını bildirmiş. Çakal da ertesi gün havalı havalı ormanda dolaşmağa başlamış. 

İlk karşısına çıkan tilkiye iyi bir fırça atmış. Tilki saldıracakmış ki aslanın e-mail i aklına gelmiş. Su aygırı na tekme atmış. Tam çakalı kapacakmış ki aslanın e-mail i aklına gelmiş "la hevle" demiş vaz geçmiş. 

Biraz o tarafta gergedan rastlamış çakala. Onunda arkasına bir parmak atmış. Gergedanın e-mail aklına gelmiş "ya sabır" demiş ve savuşmuş. 

Biraz daha ilerde zürafa yı tek bacak üstüne durdurmuş derken ayıya rastlamış. Ayı yolda yürürken ona da "Gel bakıyım, benden izinsiz nereye gidiyorsun? lan" diye küfürler etmiş. 

Ayı koşmuş çakalı yakalamış. İyice dövüp haşat ettikten sonra, yaralı paralı dikenliğin içinde bırakmış ve gitmiş. 

Beş altı saat sonra biraz kendine gelen çakal sendeleye sendeleye bu yerden uzaklaşırken, bir taraftan da kendi kendine söyleniyormuş: "Ne olacak, ayı oğlu ayı, yine e-mail lerini okumamış."