SAYFALAR

20 Mayıs 2014 Salı

İKİ ŞEY

Ey insanoğlu hayatta kaldığın müddetçe hayırlı bir kişi ve mutlu olmak istiyorsan;
İki şeyi iyi öğren ve hiç unutma!
1) Allah ve Ataların,
2) Ölüm.

Şu iki şeyi de hiç hatırlamamağa çalış. Unut!
1) Yaptığın iyilik,
2) Sana yapılan kötülük.

Allah ile kendi arana hiç kimseyi alma. Çalış çabala ve Ondan başkasına yalvarma. Hiç bir zaman umudunu yitirme. Zaman bütün izleri, her şeyi, siler yok eder, eser bırakmaz. Bu nedenle geçmişini ve Atalarını hiç unutma, geleceklere de aktar. Dünya yalandır sakın aldanma. Bir tek gerçek vardır. O da Allah ve Ölüm. Kim bilir belki de ölüm iyi bir şey dir. Gideceğimiz yerde belki de buralardan çok iyidir de biz bilmiyoruz. Kim bilir Hee? Bilen var mı?

18 Mayıs 2014 Pazar

MEĞER AZRAİL TOPLAMIŞ

Anlatırlar ya eskiden Azrail açıktan gelir, adama görünür ve zorla canını alır gidermiş.
İnsanlarda tabii ki hiç ölmek istemezlermiş. İşte Azrail'in can alırken göründüğü zamanlarda gitmiş adama canını alacağını söylemiş.
Adam Azrail'e işlerini yoluna koyduktan sonra canını alması için ricada bulunmuş.
Azrail de adama on gün müsaade etmiş.
Adam bir kurtuldu ya, daha canını verir mi? Tam Azrail in geleceği gün binmiş uçağa Avustralya ya gidiyor.
Güya Azrail den kaçıyor.
Uçakta koltuğunda otururken birden o Azrail tekrar gelmiş karşısına dikilmiş.
BAkmış adam kurtuluş yok ölecek bu sefer Azrail'e "Canımı almak için uçağı düşüreceksin. Benim sebebime bu kadar kişi de ölecek. Biraz daha bekle de yere inelim canımı öyle al." der.
Bir iki saat daha yaşamak veya bir yolunu bulup kaçmak için bu teklifi yapıyor Azrail'e.
Fakat Azrail  "Ohooo senin gibi eceli gelenleri bu uçağın içinde bir araya toplayana kadar neler çektim, sen bilir misin?" der.

17 Mayıs 2014 Cumartesi

SONU HAYIRLI OLSA

Diyorlar ki, "Ölenlere Allahtan rahmet, yakınlarına sabır." Aslında hiç kimse ölenlerin ve yakınlarının derdinde değil. Herkes görsel yayına çıkıp nasıl daha güzel söz ederim diye ona bakıyor. Adamları zorla öldürmüşler. Gördük işte Şirket sahipleri tam bir komedi. Bu adamlar için insan hayatının ne kıymeti var. Ne anlarlar insandan? Yanı şimdi bir insanın onların paralarından kıymetli olduğuna inanıyor musunuz? Zaten o kömür ocağını da yok parasına almışlar. Biri almış başkasına vermiş. Şimdi de hepsi sanki söz birliği yapmış. "Böyle madenlerde çalışanlar ölmeği göze almış, her şeye razı insanlardır." diyorlar. Zaten öyledir. Ölenler ölür, kalanlarla işe yine devam edilir. Ölenlerin arkasından hemen lügatlar karıştırılır. Nasıl laflar edileceği seçilir ve en güzel bir şekilde taziyeler sunulur. Ölen işçiler ve tarafları konuşmacıların kardeşleri olurlar. Ölenlerden rant kapmağa çalışılır. Bir hafta sonra da olanlar unutulur, herkes kendi işine giderlerdi. Bu sefer böyle olmadı. Düşünün neler oldu? Bazıları adam da dövdü. Güya o çocuk onu dövmüş bir de yaralamış. Yedi gün rapor aldığı söyleniyor. Hala da görevinin başında görünüyor. Anlaşılan görevi bitmedi. Bazı şeyler tam açıklık kazanmadı. Bazı şeyler hiç anlatılmadı. Bazıları da tamamen yalan anlatıldı. Orada kurtarma çalışmaları yapanların içinde uzman kişi hiç yok. Vaz geçtik canlılardan, beş gündür cenazeleri bile çıkaramıyorlar. Elektronik ortamda içerde kaç kişi olduğu nasıl bilinmez aklım almıyor. Velhasıl 300 ün üstünde insan boşu boşuna öldüler. Aslında bu kaza ülkemizde çok hafife alındı. İnsana verilen değer tam belli oldu. Dünya devletleri manşet yapıp konunun üzerinde durunca işler karıştı. Şimdi de herkesin beklediği, inşallah yargı mensupları vicdanlarının sesine göre adil bir yargılama yapar ve doğru karar verirler. Olay oldu olalı doğrusu hiç anlatılmadı. Hep kaçamak ifadeler kullanıldı. Şimdiye kadar olan oldu geçti de, barı sonu hayırlı olsa. Allah ölenlere rahmet, yakınlarına sabır ve uzun ömür versin.