SAYFALAR

16 Ocak 2017 Pazartesi

ALKOLMETRE BOZUK

Temel bir akşam eşi Fadime'ye "Kalk karı gazinoya gidip biraz eğlenelim." demiş. Atlamışlar arabalarına, bir yaşında ki çocuklarını da almışlar yanlarına doğru meyhaneye gitmişler. 

Kör kütük sarhoş olduktan sonra evlerine gelirken Trafik Polisleri çevirmişler.

Halinden de çok sarhoş olduğu görünen Temel sarhoşluğunu inkar edince alkol metreye üfletmişler. Temel 380 promil alkollü çıkmış.
Temel itirazı diretince polisler amirlerine bildirmişler. Amirleri "Yanında kimse var mı? Varsa onu da üfletin." demiş. Fadime'yi de üfletmişler. O da 340 promil alkollü çıkmış. 

Temel, "Bak gördünüz mü? Alkolmetreniz bozuk. Benum karı hayatta alkol almaz." demiş.
Tekrar amirlerine bildirmişler. "Araçta başka kimse varsa ona da üfletin." demiş. 

Bakmışlar araçta bir yaşlarında bir erkek çocuk var. Ona da üfletmişler. Alkolmetre çocukta da 220 promil alkol göstermiş. Hayretler içinde tekrar amirlerini arayıp durumu bildirince, amirleri "Galiba alkolmetremiz gerçekten bozuk birakın gitsinler." demiş. 

Temel ile Fadime polislerden kurtulduktan sonra Temel Fadime'ye
"Yaaa, 'çocuğa biraz rakı içirelim alışsın' derken sen kıyameti koparıyordun. Gördün mü şimdi?" demiş.

10 Ocak 2017 Salı

AKILLI

Dursun'la Temel, bebeklerini parkta dolaştırıyorlardı.
Dursun on iki aylık bebeği yürüyor, Temel'in yirmi iki aylık bebeği ise kucakta..

Dursun:
-Övünmek cibi olmasun da benimçi çok akillidur. On iki aylıkken yürümeğe başladı..

Temel'in cevabı daha baskın çıkıyor:
-Benimçi daha akilli daa! Yirmi iki aylik oldi hala yürümeyi kendini bize taşıtayi..

27 Aralık 2016 Salı

YENİ YIL MESAJİ

Değerli arkadaşlarım; yeni yıla girmeden önce affınıza sığınarak sizlere bir şeyler hatırlatmak  istiyorum. Lütfen söyleyeceklerimi biraz düşünün. Yeter ki niyet ve yaklaşımınız iyi olsun. Sakın bana “Aaaa nasıl olur?” deyip kızmayın. Gerçek bu!
1917 de Rusya da iki gurup vardı: A-Bolşevikler, B-Menşevikler. Dünyada bölünerek yok olan veya özgürlükleri giden bütün ülkelere  bakın hep böyle guruplara ayrılmışlardır.
Sonuçlarını hepimiz biliyoruz.
Şimdiye kadar ki tecrübelerimden anladığıma göre; Ülkemiz Türkiye yi önce iki guruba  ayırdılar ve dıştan yönettiler: A- SOLCU , B- SAĞCI,

A- SOLCU lar üç çeşitti:

1) Halkı kurtaracaklarını söyleyerek Ülkeyi parçalayıp yıkmak isteyenler,
2) Sadece kolaydan zengin olmak için bu yolu seçenler,
3) Bilmeden veya korkudan Onlara takılıp destek verenler,

B- SAĞCI lar da üç çeşitti:

1) Müslüman görünerek halktan destek alıp Ülkeyi yıkmak isteyenler,
2) Kolaydan zengin olmak için kendini öyle gösterenler,
3) Bilmeden veya korkudan Onlara destek verenler.

Bunlardan bir şey elde edemediler. Sonra yine ikiye ayırdılar: A- ALEVİ, B- SÜNNİ.

Sonra tekrar ikiye ayırdılar: A-KÜRT, B- TÜRK Sonra yine büyük bir ihtimalle: A- ERMENİ, B- TÜRK diye ayıracaklar ve bu böyle devam edecek.

Anlayacağınız bir ülkenin yıkılması için iki düşman gurup oluşturulur. Biz de de aynen öyle yapmışlar, bizleri de ‘fakir halkı kurtaracağız, faşizme hayır’ diyerek en büyük faşistlik yapmışlar veya ‘din elden gidiyor, kurtaracağız, vs.’ diye kandırarak bizim gençlerimizi birbirine öldürtmüşlerdir. Hatta karışıklık yaratmak için bazen kendi taraflarından da öldürtüp öbür tarafın üzerine atmışlardır. Her iki gurubunda 1. ŞIK ların yolları ilerde birleşir ve aynı yere çıkar. 1. ŞIK tan olanlara hiç bir sözüm yok. Onlar öyle şartlanmışlar, Ülkemizi yıkabileceklerini sanıp aynı yolda devam ederek kendilerini helak edeceklerdir. Eğer 1. ŞIK tan değilseniz, hangi guruptan olduğunuz o kadar önemli değil; sizlere düşen kendinizin hangi şık tan olduğunuzu anlamak ve ona göre hareket etmemiz çok önemlidir. Dikkat ederseniz ikisinin de 3. şık ta olanlar çoğunluktadır. Bu güzel Ülkemizin yıkılmasını istemiyorsanız, aklınızı kullanıp ona göre hareket etmeniz gerekir. Bugün kü durum hatır gönül meselesinden çıkmıştır. Çünkü başka bir şey değil, mevzubahis vatanımızdır. Düşününüz ve sadece kendiniz biliniz. Siz hangi şıktan sınız? Şimdiye kadar peşinden koştuklarınız size ne kazandırdı? Bir çokları bir hiç uğruna, ya öldü ya da cezaevlerine girdiler. Hala daha da o kurtaracakları Ülkelerinin ne olacağı belli değil. Bu kadar sene de hani vatanı kurtarmak isteseler kurtarmazlar mıydı? Anlayın ki kandırıyorlar.

Hepinizin 2017 yılını kutlar; mutlu, kutlu, acısız, barış dolu daha nice hayırlı yıllar geçirmenizi dilerim. Allah hepimizin kalbine göre hayırlısını versin.