Küçük yaşta ailesi ve hasımları arasında çıkan silahlı çatışma sonucu sağ kolundan yaralanıp sakat kalan Ligor, Konya'dan babasıyla birlikte göç edip İstanbul'a gider.
Sağ kolun verdiği eksikliği sol koluyla kapatmaya çalışan Ligor, kısa sürede korkunç denecek hızda bıçak kullanmaya başlar. Balat'ta bir kavgada bir Yahudi yi bıçak atarak öldürür.
Unkapanı'ndan Eyüp semtine kadar tam 4 yıl o bölgenin tek kabadayısı olur. Haracını alır. Fakat bir hayat kadını olan Hanzade isimli bayan ile birlikte dost hayatı yaşarken onun 12 yaşında ki oğlunu gizli kaçırır. Kadın kendisini erkek kılığına girerek takip eder ve bir hamamda çocuğunu bulunca, orada eline geçirdiği bir balta ile dostu Solak Ligor ile birlikte 21 kişiyi öldürür. Sene 1888
Baltalı Hano
Baltalı Hano gerçek adı Hanzade. Baltalı lakabını 21 erkeği baltayla katletmesinden sonra almıştır. Baltalı Hano 1880 yıllarında İstanbul’un ve dünyanın ilk ve son kadın mafya babasıdır.
Annesi ve babası çiftçi bir aileydi. çocukluk dönemi fakirlik ve sefalet içinde geçer. İlkokulu bitirip, ortaokulu okumaz. Ailesiyle birlikte çiftçilik yapmaya başlar. Babasıyla pazar pazar dolaşıp, ürettiklerini o günün fakir halkına satmaya çalışıyorlar. Hano küçük yaşta babasının ısrarları sonucu zengin biriyle evlendirilir ve bir çocukları olur.
Kocası öldükten sonra bir servetin üstüne oturan Baltalı Hano hazırları yemeye başlar. O zamanların İstanbul kabadayısı Solak Ligor ile tanışır ve dost hayatı yaşamağa başlarlar.
Solak Ligor dostu Baltalı Hano’nun oğlu evde uyurken onu sırtladığı gibi kapıp kaçar. Eve geldiğinde oğlunu bulamayan Hano deliye döner. Dostu Solak Ligor’dan şüphelenir. Erkek kılığına girerek Solak Ligor’u takip eder. Gece yarısı hamama girdiğini görür ve o da peşinden girer.
Oğlunun Hamamda hamam oğlanı olarak zorla çalıştırıldığını ve bazı insanlarla zorla birlikte olmağa zorlandığını görür. Orada ele geçirdiği balta ile 21 erkeği ve dostu Solak Ligor’u öldürür. Ondan sonra Hanzade’nin adı Baltalı Hano olur ve İstanbul kabadayılarının arasına katılır.
Dönemin iç isyanları ve dış savaşları Hano’nun yakalanması için başlatılan çalışmaları engeller. Hano, kendi çetesini kurar ve bir çok erkek kabadayıların da haracını alır. Para vermek istemeyen erkek kabadayıları kaçırtıp İstanbul sokaklarında döverek dolaştırır rezil eder. Sonunda on yedi ay sonra Baltalı Hano yakalanır ve kurşuna dizilerek idam edilir.
Piç Ardaş
Sivas doğumlu bir Ermeni'dir Piç Ardaş, İstanbul'a gelip yerleştikten sonra gece alemine takılmağa ve haraç toplamağa başladı. Üsküdar da Manavcı Ali'yi öldürdükten sonra istediğini elde edip Üsküdar'ın tek hakimi oldu. Anadolu yakası ve Üsküdar'ın haracını uzun yıllar yedi. Bir zaman sonra yeni gelen başka bir kabadayı tarafından öldürüldü.
Piç Ardaş'ın sağ elinde baş parmak ve işaret parmakları kesikti.
Arap Hüsnü
Arap Hüsnü İri yarı, gece insanın rüyasına girse korkutacak bir tipte bir insan, sağ kulağının kıkırdak kısmının olmaması, sol gözündeki perde ve çenesindeki çukurla tanınırdı ve korkunç görünümlü bir insandı.
Trablusgarp doğumlu, Tophane semtinin haracını toplar, inim inim inleten bir insan azmanıydı Arap Hüsnü.
Tophane civarında herkesi sindirmiş kendisinden çok genç olan külhanbeylerinde haracını yermiş bu semtte. İsmini duyurmaya başladığı zaman Salı Pazarı'nda iki kişiyi, Arap yapısı kaması ile öldürmüş fakat delil yetersizliğinden yakasını kurtarmış. Polis yakasına yapışmak için fırsat kollasa da Arap Hüsnü açık vermezmiş. Cumhuriyetin ilanıyla Arap Hüsnü'nün de sonu olmuş meclis kararıyla hudut dışı edilmiş.
Şık Manol
Tokat doğumlu Şık Manol adlı kabadayı İstanbul kabadayıları arasında veya hayatında hiç adam öldürmemiş tek kabadayı diye bilinir. Çıkan kavgalarda ve düellolarda silah kullanmaz hatta hiç silah taşımazmış. Şık Manol sadece kafasını ve yumruğunu kullanarak haraç yemiş ve düşmanlarını alt etmiş bir kabadayıdır. Uzun süre İstanbul’un haracını yemiş.
Odesalı Kosti
Yunanistan doğumlu, 'Odesalı' lakaplı Odesalı Kosti, Tünel'den Taksim'e kadar bütün mekanların haracını yiyormuş ve hiçbir ipucu bırakmadan kayıplara karışıyormuş. Başı sıkışınca da işgal polisleri sayesinde paçayı kurtarıyormuş. Yunan ve İngiliz İşgal kuvvetlerini arkasına almış ve İstanbul da yapmadığı rezaleti bırakmamış.
Odesalı'yı tanıtan sabit alameti ise; sağ kolunun iç kısmında eli kamalı bir kız resmi ve
sol kolunda iki çiçek ortasında bir haç ve 'm' harfi bulunan dövmeleri olmasıymış. 'M' harfi metresi Mari'nin adını simgeliyormuş.
Hiristo Anastadiyadis
Çocukluğundan itibaren suç batağına bulaşmış olan Hrisantos, ağabeyi Koço ile birlikte tramvaylarda yolcuların para çantalarını kapıp kaçarak ve bazen de annesinin işlettiği genel eve gelen erkeklerin paralarını çalarak başladı.
İstanbul'un ilk seri katili Hrisantos, yaşı ilerledikçe şehir içinde ıssız yolda ölümle korkutarak yapılan soygunculuklar yapıp, etrafında dönemin ünlü haydutlarından organize bir suç çetesi oluşturur ve İstanbul da yapmadığı zulüm bırakmaz.