BENDEN ALMIŞLAR

CNN Türk 'Bir Buz Küpü Mucizesi' 19.04.2015 te yayınladığım bu yazıyı benden almış ve bir ay sonra 18.05.2015 tarihinde yayın yapmış. Ondan bir iki gün önce de Hürriyet Gazetesi yazmış. 

Yalnız benim Hardumayı belirtmemişler. Güya kendi eserleri imiş gibi yazmışlar. Benim hoşuma gidiyor yine de baksınlar istedikleri yayınımı alıp yazsınlar, dünyaya duyursunlar. Ben bundan şeref duyarım. Ancak şiirlerimi benden habersiz alırlarsa o zaman durum değişir. İstatistik bilgilerine göre şiirlerim bazı dünyaca ünlü şairlerin şiirlerinin önünde gidiyor. Her zaman google aramalarında birinci sırada yer alıyorlar, ancak çok şükür şimdiye kadar hiç kimse kendi adı ile yayınlamadı. 

Zaten benim şiirlerimin aşağı yukarı bir çoğu noterde kayıtlıdırlar. Zaten ben o yayınladıkları yazıyı http://superileri.com/ dan almıştım ve yazımın sonunda da kaynak olarak belirtmiştim. Hiç olmazsa o kaynağı belirtseler iyi olurdu. Fakat konu sağlık olduğu için yine de sağ olsunlar duyurmuş oldular. Ben bir şey demiyorum.   

DEDEN İLE

Dün akşam 13.05.2015 saat 21.00 de CNM Türk Televizyonu Ahmet Hakan'ın 'Tarafsız Bölge' programında: bağımsız, Vatan Partisi, HDP, AKP, CHP ve MHP millet vekili adayları 'KİMLİKLER TARTIŞMASI' yaptılar.

Aklıma kaldığı kadarıyla CHP millet vekil adayı Özcan Purcu'ya Ahmet Hakan sordu "Sizlere 'ÇİNGENE' denilmesinden rahatsız oluyor musunuz?" Özcan Purcu da cevap verdi "Evet rahatsız oluyoruz. Bizim kökümüz Hindulara dayanır. Çingene değiliz." dedi. Anladım ki 'Çingene' liğe o da beğenmiyor.

İkinci ve esas önemli olan HDP millet vekili adayı Ermeni Garo Paylan'a sordu: "Sen soy kırımını ve bazı Avrupa ülkelerinin 'soy kırımı yoktur' diyenlere ceza vermesini destekliyor musun, bu konuda ne düşünüyorsun?"

Garo Paylan isimli Ermeni aday, Ermeni Devlet Başkanı imiş gibi konuştu ve bütün şiddetiyle desteklediğini söyledi "Ben Dedemle yaşadığım yıllarda, Dedem bana Türklerden çektikleri bütün zulümleri ve kurtulmak için nasıl kaçtıklarını hep anlattı." dedi. Sanki Ermeniler oturdukları yerde dururken Osmanlı onlara isyan etmiş, vurmuş, kırmış gibi gösteriyorlar.

Vatan Partisi Adayı Gülgün Feyman Hanım şiddetle karşı çıktı.

CHP Adayı da karşı çıktı.

MHP millet vekili adayı Mehmet Aslan ise kendisine şöyle bir cevap verdi. "Sen yine Deden ile yaşamışsın, çok şanslıymışsın. Ben Erzurumluyum, Dedem ile yaşayamadım. Çünkü o zamanlar Ermeniler caminin içine koyup diri diri yakarak öldürmüşler." dedi. Bu cevap biraz kargaşalı ortama denk geldiği için pek anlaşılmadığını sanıyorum ve onun için tekrar hatırlatıyorum. Mehmet Aslan’a katılıyorum fakat o da şanslıymış, en azından Dedesinin cami içinde yakıldığını biliyor. Ben Ermeniler tarafından Dedem Osman Efendinin Ahmet’in arkadaşları ile birlikte nasıl öldürüldüğünü bile bilmiyorum, hala mezarları da belli değil.

Yanı adamların düşüncelerine göre; utanmadan çıkardıkları isyanlarda ölen Ermeniler çok kıymetli, değerli; öldürdükleri Türkler ise hiç önemli ve kıymetli değilmiş. Olur mu böyle bir şey? Böyle bir düşünce veya fikir olabilir mi? Dünyada Türkler yaşamasın, Ermeniler yaşasın. Her ikisi de yaşa sa ne olur? Hani ırkçılık yoktu? Her zaman söylüyorum. KANDIRILIYORUUUUZ. İçimiz deki hainlerle bir olup Türkleri yok etmeğe çalışıyorlar.

ELDİ Mİ

Temel yol kenarında otostop yapar ve bir Mercedes arabanın arka tarafına biner.
Şöfor Temel'e bir şeyler sorar ve komiğine gider dalga geçmeğe başlar.
Temel de adama bir şeyler sorar;
"Ağabey pen pu arabanun önündeki yilduz ne işe yarar, çok merak edeyrum?" der.
Şöför de
"Onunla yayalara nişan alır çarparım böylece hiç kurtulamazlar" der.
Biraz sonra bir kasabaya gelirler ve sağda bekleyen bir yayanın yanından geçerken "küt" diye bir ses gelir arkadan.
Şöför geriye döner ve Temel'e sorar "Ne oldu o ses neyidi?"
Temel cevap verir
"Apicium sen hedefi kaçurdun ama, pen kapı ile furdum oni, eldi mi bilmeyurum da" der.