SAYFALAR

23 Ocak 2015 Cuma

DÖRT ZARF

Usta ve duayen siyasetçi Rahmetli Süleyman Demirel’den duymuştum;

Adamın biri parti başkanı olur ve bir türlü iktidara seçilemez. Eski ve tecrübeli bir başkanın yanına gider ve ona durumu anlatıp yardım ister; “Ben siyasette yeniyim, nasıl yaparsam seçimleri kazanabilirim? Benim ustam ol. Bana akıl ver. Ben de senin çırağın olayım.” der.

Eski siyasetçi  adam bu yeni siyasetçi adamı iyice dinledikten sonra kendisine üzerleri '1-2-3-4' diye numaralı dört kapalı zarf verir. "Başın sıkıştığı zaman bu zarfları sırasıyla aç ve oku. Aradığın soruların cevaplarını bu zarflarda bulacaksın." der. 

Çırakta öyle yapar. Birinci zarfı açar. Zarfta şöyle yazmaktadır; 

“Seçimleri kazanmak için devamlı yalan söyle. Olsun olmasın söyle. Ne olursa olsun söyle. Kendin dahi inanmasan devamlı söyle. Vaatler ver. Mutlaka kazanacaksın.” Der.


Adam Ustasını dinler. Seçim meydanlarında devamlı yalan vaatlerde bulunur ve aaaa.. bir bakar ki seçimleri kazanmış.
Bir iki sene mebus ve başbakan olarak durumu idare eder. Zaman geçtikçe işler bozulur yine sıkıntıya düşer. Bakar başka çare yok, zarflar aklına gelir. İki numaralı zarfı açar ve okur; 

"Devamlı senden önce ki iktidar da olanları ve yakınlarını suçla. Onları kötüle. Bütün suçları onların üzerine at." Diye yazıyor. Bu da hemen uygular. Devamlı ülkede ki olumsuzlukların suçunu kendinden önce ülkeyi yönetenlere ve muhalefete yükler. Hep onları kötüler, durur.

İyi güzel. Bir iki sene daha rahat idare eder, işi götürür. İki sene sonra tekrar sıkıntılar başlayınca yine çok darlanır ve artık başka çaresi yok, ustanın verdiği üçüncü zarf aklına gelir. Üçüncü zarfı da açar. 

Üçüncü zarfta; "Eğer işler bozulduysa kendi yakının da olanları parti arkadaşlarını suçla. Bütün olumsuzlukları onların üzerlerine at." diye yazmaktadır.

Ustanın o dediklerini de harfiyen uygular. Kendi adamlarını ve parti arkadaşlarını suçlar. Bir iki yıl daha böyle idare eder. İki yıl kadar sonra tekrar işler bozulunca dördüncü zarfı açar.

Sizce dördüncü zarfta ne yazıyordur?

‘Senden sonra, senin yerine gelecek için, dört zarf hazırla !’

30 Aralık 2014 Salı

BİZUM İÇUN

Dün bir kargo yollayacaktım Metro da ki PTT ye gittim. Biraz geç kaldığımdan aceleyle kuyruğa girdim.
Önümde 10-15 kişi vardı. Görevli Memure Hanım "Saat 16.00 dan sonra taahhütlü mektup ve kargo eşyası kabul edemiyoruz. Sizler yarın sabahtan gelin." dedi.
Tam önümde duran ve bu sırazadelerden olan, zaten burnundan şüphelendiğim O yaşlı adam Karadenizli imiş ki bizlere söyleyen Memure Hanıma sordu;
"E.. Kizum, yarun sabah burayı bizum içun erken mı açacaksunuz?"

29 Aralık 2014 Pazartesi

KAÇKAR DAĞLARI 8

(devam)
Kaçkar tepelerini ve 3000 metreden yüksek yerlerini gezdiler. Bazen bu sert iklimde ki yayla evlerini bazen de kervan geçmez kuş uçmaz boş kayalık ve karlarla kaplı tepeleri en kötü tabiat şartlarda doğa kurallarına meydan okuyarak görüntülediler. Bazen çadırlarda bazen kaya köklerinde yorgunluk çıkartıp her türlü zorluklara göğüs gererek, acımasız dağ kurallarına karşı geldiler. Bazen ac gezip bazen geyik eti yediler. Bazen canlı ayı bazen ölü ayılarla karşılaştılar. Kaçkar dağlarının her tarafını karış gezerek, bazen sürprizlerle karşılaştılar. İşte Kaçkar Dağları amatör kamerasından yerli belgeseli. (devamı var)
                                                              Lütfen videoyu tıklayınız.