SAYFALAR

16 Haziran 2020 Salı

AKIL

Çok eski zamanlarda insanlar ayaklarına bir şey giymeği bilmez, yalın ayak gezerlermiş. Bir kral varmış. Bu kral aslında öyle kötü bir adam da değilmiş fakat dışarıda yalın ayak yürürken ayakları çok acırmış.

Herkesin ayakları önemli değil de kralın ayaklarına çakıl ve dikenler batıp ta acıtınca, önlem almak istemiş ve hemen tüm tebaasına emir vermiş.

Herkes bulunduğu bölgeyi sığır ve at derisi ile kaplatacak. Kaplatacak ki kral da günün birinde oralardan geçerse çıplak ayağı bastığı yerlerde ayakları acımayacak. Eğer çevresini deri ile kaplatmayan olursa bedelini canı ile ödeyecek. Yanı kellesi kesilerek öldürülecek.

Bütün tebaasını büyük bir dert sarmış ve deri bulup sokakları deri ile kaplatmağa başlarken, sarayda bulunan saray soytarısı bu emre kral da duyarken kahkahayla gülmüş. Aslında kralın saray soytarısı çok bilge bir adammış da orada soytarılık yapıyormuş. Krala “Sizin bu emriniz çok komik.” Demiş.

Kral da soytarıya çok kızmış ve; “Komik neresi? Ya bana daha iyi bir fikir bulursun, yahut ta ölürsün.” Demiş.

Soytarı cevap vermiş Kral a; “Efendim, kocaman sığır derileri ile yolları kaplatana kadar, bir parça sığır derisi ile siz ayağınızı kaplatın. Olsun bitsin.” Demiş.

Bu fikir kralın da kafasına yatmış ve hoşuna gitmiş. Öyle yapmış ve ondan sonra bu günkü ayakkabılar icat olmuş.

Bence bilgelik budur işte. Her olanağı düşünmeli ve aklımızı çözümler için kullanmalıyız.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder