SAYFALAR

29 Nisan 2012 Pazar

PİJAMALI HIRSIZ

1973 yılı Adana Gazipaşa Mahallesinde hırsızlık olayları sürerken bana da verilmiş bir görev vardı. Bunları yakalamadan uyuyamazdım. Hatta eski kurnaz polisler biz çaylaklara akıl veriyorlar. "Çok çalışanın işini, çalışmayanın maaşını artırırlar. Unutmayın" diyorlardı. Ben onur meselesi yapmış yırtık pırtık trenci elbisesi üzerimde, tebdili kıyafet sabaha kadar o sokaklarda yaya olarak dolaşıyordum. Birlikte çalışacağımız görev arkadaşım da kumarhanelerde kumar oynuyordu.

Yoruldum mu yanına gidip çay içtikten sonra tekrar sokaklara dönüyordum. Geçen anlattım işte o zamanlar beni hırsız diye mahaleli yakalamak istemişti. Aynı mahallede bir gece saat 03.00 sıralarında etrafı kolaçan ederek boş sokaklarda yürürken, köşeyi döndüğümde arkamdan gelen iki kişi hızlı adımlarla beni geçerek iler ki sokaktan sağ tarafa döndüklerini gördüm. Kendilerinden şüphelendiğim için bende arkalarından aynı yöne döndüm. Hayret önümde gidenler kayıp olmuştu. Artık o sokaklarda aceleyle dolaşarak bu iki kişiyi ararken, arada bahçe içlerine girip kapıları yokladığımda oluyordu. Allah tan bu durumu kimse görmüyordu. Görseler kesin hırsız diye geçen ki gibi beni yakalarlardı. Büyük cahillik her neyse, öylece deli dana gibi dolanırken, bir bahçede pijama giyinmiş bir adam gördüm. "Hemşerim az evvel iki adam geçtiler. Onlar hangi eve girdiler? Veya ne tarafa gittiler?" diye sordum. Sağ tarafı gösterdi "Eve girmediler, şu tarafa gittiler." dedi. Hayret ben oraya gelmeden gösterdiği taraflara bakmış, hiç giden gelen görmemiştim. "Sen bu saatte niçin dışardasın?" diye sordum. "Dişim ağırıyor ağabey yatamadım" dedi. Yanına gittim. Hakikaten yanağının sol tarafı şişmişti. Özür diledim ve "Ben polisim o iki kişiyi arıyorum" dedim ondan ayrılarak sokağa çıktım. Biraz sonra içime kurt düştü geri döndüm. Hayret O pijamalı adamda bıraktığım yerden yok olmuştu. Bahçe içinde telaşla ararken, merdiven altında pantolonunu giyerken gördüm.

Tabancamı üzerine tevcih ederek "Kaldır ellerini, teslim ol" dedim. "Tamam ağabey" dedi. Hala daha yanağının sol tarafı şişikti. Yanına gidince de bana vurup kaçmak istedi. Kısa bir boğuşmadan sonra kelepçe taktım. O boğuşma esnasında ağzından koskoca bir pamuk parçası düştü. Görenlere yanağını şiş göstermek, onları kandırmak için ağzına pamuk almış. Dişi filan ağırdığı yok. Hırsız arkadaşı evin içinde o da gözcülük ediyormuş.
İkisini de birbirlerine kelepçeledim ve bir taksi ile keyifli keyifli sabah karşı Karakola getirdim. Şahısları Hırsızlık Bürosuna teslim ettik. 70-80 civarın da ev hırsızlığı yapmışlar. İtiraf ettiler ve bir süre mahalle sakinleri huzura kavuştular.

1 yorum: